“Whiplash” Film Özeti

Filmde bir konservatuardaki öğrenci öğretmen ilişkisi anlatılıyor. Küçük yaştan itibaren bateri çalan Andrew bu işte ustalaşmak ister. Ülkedeki en prestijli müzik okulu olarak düşündüğü Shaffer Konservatuarı’ndan kabul görür. Dersleri dışında da antrenmanlar yapan Andrew okulun en sert hocalarından Fletcher’ın dikkatini çekmeyi başarır. Fletcher, Andrew’i okulun en başarılı öğrencilerinin yer aldığı yarışma grubuna seçer.

Fletcher sert, acımasız bir karakterdir. Andrew, ailesinde kabul görmeyen bir karakterdir. Annesi tarafından bebekken terk edilen Andrew’in babasıyla da arası iyi değildir. Babasıyla düzgün ve sağlıklı bir iletişim kuramaması ikisinin de kendilerini rahatsız hissetmelerine sebep olmaktadır. Babası, Andrew’i takdir etmeyen ve yaptığı her işte onu sürekli küçümseyen biridir. İnsanların hayatlarında meslekleri yüzünden yaşadıkları küçümsenme buradaki sahneyle açıkça gözler önüne serilmiş. Andrew, Fletcher’ın orkestrasına seçilen en genç insan olmasıyla ilgili konuşurken amcası onu dinlemez, kuzenleri ise kırıcı sorular yöneltirler. Arkadaşlık ilişkilerinde başarılı olamayan Andrew’in arkadaşı yoktur. Randevuya çıktığı Nicole ile ilişkisini söylediği sözler nedeniyle henüz başlamadan bitirir. Andrew hayatına birini almaktan çekinir çünkü annesinin onu küçükken terk ettiği aklına gelmektedir. Kariyeri, Andrew’in hayatında başka birine zaman ayıramayacak kadar büyük önem taşımaktadır. Andrew’in kendi benliğini bateriyle kurduğunu düşünüyorum. Fletcher’ın Andrew’e “En hızlı çalışın bu mu, annen seni neden bırakıp kaçtı belli” gibi aşağılayıcı sözler söyler söylemesi, Andrew’i bütün orkestranın önünde rezil etmesi ve hiçbir durumda tatmin olmayan tutumu Andrew’i daha da hırslandırır. Fletcher, vefat eden öğrencisi Sean için sınıfın önünde ağlar. Bu sahnenin çok etkileyici olduğunu söyleyebilirim. Sean’in trafik kazasında öldüğü söylenir ancak o intihar etmiştir. Sean’in annesi Fletcher’ı oğlunun ölümünden sorumlu tutmaktadır. Andrew, diğer baterist adaylarıyla uzun süren çekişmeli dakikaların ardından baş baterist seçilir. Yarışmaya giderken aksilikler peş peşe gelir ve trafik kazası geçirir. Bu olay izleyiciye Sean olayını hatırlatır. Fletcher tarafından kovulan Andrew öğretmeniyle tartışır. Öğrencisine bilerek zarar vermekten soruşturma açılır. Bu sırada Andrew Fletcher’ın aleyhine ifade verir. Fletcher’ın yaşananlara cevabı “Çabalarım için özür dileyecek değilim.” olur. Bu sahnede Fletcher’ın zorbalığı kendi öğretme tarzı olarak benimsediğini görüyoruz. Fletcher Andrew’in verdiği ifade nedeniyle öğretmenlikten atılır ve Andrew’e karşı bir plan yapar. Andrew’i bir yarışmaya çağırır. Bildiği şarkıları çalacaklarını söyleyerek yalan söyler. Filmin sonunda Fletcher’dan ilk defa onay aldığı sahnenin Andrew’in sahnede en mutlu gördüğümüz an olduğunu söyleyebiliriz. Fletcher’ın baskı kurararak öğrencilerine dayatmak istediği şey, gücün kendisinde olduğu ve kendisi olmadan öğrencilerinin hiçbir şey yapamayacağıdır. Asıl gerçek ise öğrencileri olmadan Fletcher’ın bir şey yapamadığıdır. Andrew’e olan davranışlarında Fletcher’ın ruh sağlığından izler görmekteyiz. Fletcher cesaretlendirilmeye ihtiyacı olan Andrew’e destek verir.

Filmdeki öğretmen-öğrenci ilişkisi bir psikolojik harp gibi tasvir edilmiş. Andrew, Fletcher’ı kendisini sadece uzman bir orkestra şefi yapacak sıradan bir eğitmen olarak değil bir baba figürü olarak da görmektedir. Andrew başarılı, özgüveni yüksek, yaptığı işe tutkuyla bağlı sıradışı bir insandır. Baterinin, Andrew’in elindeki yaralar yüzünden kan içinde kaldığı sahnenin bir savaş filmi izliyormuş hissine kapılmama neden olduğunu söyleyebilirim. Çalınan enstrümanın “bateri” olmasından da şiddet izlerini yakalayabiliriz. Andrew henüz kariyerindeki yolun başında bir müzisyenken film boyunca Fletcher’in öğrencileri arasından sadece onun üzerine düşmesi, bir sahnede üçüncü davulcuyu sadece Andrew’i hırslandırmak için orkestraya aldığını söylemesi gibi nedenlerden ötürü Fletcher’ın Andrew’de kendi gençliğini gördüğünü düşünüyorum.